Oktay Sinanoğlu’nun konuşmasında geçen bazı iddialar
25 Eki 2022
17:51
Sonuç
- İngilizler, ağaçta değil, yapımında saman ve çamur karışımı da kullanılan ahşap evlerde yaşıyorlardı.
- İngilizler, kayıkçılık konusunda gelişmişlerdi. Cermen halkı Britanya’ya göç ederken Kuzey Denizi’ni geçmek için tekne kullandı.
- Oxford kelimesi öküz kalesi manasına gelmiyor.
- Üniversite kelimesi yerine evrenkent kelimesi kullanılması hatalı.
- Oxford Üniversitesi, Karatay Medresesi’nden eski olduğu için eğitim yapısı olarak kopya çekmesi mümkün değil.
İddia Yayılımı
Oktay Sinanoğlu’nun TRT 1 kanalında yayınlanan ‘Konuşuyorum’ adlı televizyon programında seyircilere bazı bilgiler aktarıyor. Bu bilgiler arasında Normanların ağaçta yaşadığı, Normanların kayıkçılık bilmediği, Oxford kelimesinin ‘öküz kalesi’ anlamına geldiği, Oxford Üniversitesi’nin Karatay Medresesi’nden kopya çektiği ve evrenkent kelimesi kullanılarak üniversite kelimesinin evren ve kent kökeninden geldiği iddia edilmektedir.
Bu iddiaları tek tek inceleyelim.
Kanıt
İngilizler ağaçta mı yaşıyordu?
Norman, MS 912’de Normandiya’ya yerleşen Frenk ve İskandinav karışımı halka verilen isimdir. Fransa’nın Normandiya bölgesine yerleşen Normanlar burada Hristiyanlığı benimsemiş ve buradaki halk ile ilişkilerini geliştirmişlerdir. 1066 tarihinde ise İngiltere Normanlar tarafından işgale uğrar. Bu işgal ile İngiltere’nin yerel kültürü ve kimliği de değişecektir.
Oktay Sinanoğlu’nun konuşmasında yerli Norman keşişin hatıratından bahsediyor. 1066 yılında Normanların İngiltere’yi işgal ettiği zaman orada bulunan yerli İngilizlerin ağaçlarda yaşadığını iddia ediyor.
1066 yılında İngiltere’de bulunan bir Norman Köyü, 1975 yılında aslına uygun şekilde yeniden inşa edilmiş ve ziyarete açılmış. Mountfitchet Castle & Norman Village ziyaret alanının web sitesine bakıldığında Normanların örnek yaşam alanı karşımıza çıkıyor. Burada bazı evler ve bir kale gözümüze çarpıyor. Buradan yola çıkarak o topraklara sonradan gelmiş Normanların kasabası örneği bile böyleyken yerli halkın ağaçta yaşaması mümkün görünmüyor. Öyle ki 1000’li yılların başı, insan türünün o tarihteki gelişmişliği göz önünde bulundurulduğunda ağaçta yaşamak için oldukça geç bir tarih.
Şimdi o tarihlerde yerel İngilizler nasıl bir yerde yaşıyordu ona bakalım. Normanların İngiltere’ye geldiği tarihte İngiltere’nin yerlilerine Anglosakson denmekteydi. Anglosakson halkı asilzadeler, hür çiftçiler, yarı hür olanlar ve kölelerden meydana gelmekteydi. Dönemin geçim şartları çiftçilik ve hayvancılıktı. Bu bilgiler ışığında İngiltere yerlilerinin ağaçta yaşadığını iddia etmek yanlış olur.
Anglosaksonların yaşam alanları araştırıldığında karşımıza aşağıdaki görseller çıkıyor. Bu evler ağaç, sazlık ve ahşaptan yapılıyor. ‘Grubenhaus’ da denilen bu yapılar bir çukur kazılarak ağaçların yerleştirilmesi ve farklı malzelerle güçlendirilmesiyle meydana geliyor.
Aynı şekilde Normanlar da İngiltere topraklarında kışın sıcak tutan çamur saman karışımı ahşap evlerde yaşıyorlardı. Bu evler günümüzde hala bulunuyor. Normanlar işgale karşı taş kaleler de inşa etmişlerdir. Her iki topluluğun ev yapıları birbirine benziyor. Aslında bu durum sonradan gelen Normanların bölgedeki yerel İngilizlerin yaşam alanlarından etkilendiğini gösterir.
İngilizler kayıkçılık bilmiyor muydu?
Anglasaksonlar günümüzde Almanya topraklarına denk gelen bölgeden Britinya’ya göç etmişlerdir. Aradaki Kuzey denizini geçmek için gemi kullanmaları kaçınılmazdı. Öyle ki arkeolog Basil Brown’un 1939’da yaptığı kazıda ortaya çıkan gemi mezarı bunu doğrular nitelikte. Anglosakson tarihine önemli ölçüde ışık tutan Sutton Hoo bölgesindeki tarihi çalışmalar, 6-9. yüzyıllar arasındaki Anglasakson halkının gelişmişliği gösterir. Videoda sözü geçen İngiltere yerlilerinin (Anglosaksonlar) 11. yüzyıldaki ilkelliği konuşulmaktadır. Oysa birkaç yüzyıl öncesine bile gemi kullanımı mevcuttu.
Aynı şekilde Normanlar da 1066 İngiltere işgalinde gemi kullandılar. Bu durum Normanların da gemi ve kayık kullanımında gelişmiş olduğunu göstermektedir.
Oxford kelimesi ‘öküz kalesi’ anlamına mı geliyor?
Oktay Sinanoğlu, Oxford’un öküz kalesi anlamına geldiğini iddia ederken kelimenin ikinci bölümündeki ‘ford’ kısmını ingilizcede ‘kale’ anlamına gelen ‘fort’ kelimesi ile karıştırdığı anlaşılıyor. Oxford kelimesinin etimolojik kökenine bakıldığında kelimenin ‘ox’ ve ‘ford’ şeklinde ikiye bölünerek incelendiği görülüyor. Ox kelimesi öküz manasına gelirken ford kelimesi ise suyun geçebildiği sığ yer anlamına geliyor.
Üniversite kelimesi yerine evrenkent kullanılabilir mi?
Sinanoğlu, konuşmasında üniversite kelimesi yerine evrenkent kelimesini kullanmayı tercih ediyor. Sinanoğlu, İngilizce’deki ‘university’ kelimesini eksik bir şekilde Türkçeleştirmiştir. Türkçe’ye Fransızca dilinden geçen üniversite kelimesinin kökeni Latince’deki universitas kelimesinden geliyor. 13. yy.’da Paris, Oxford ve Cambridge’de öğrenci ve öğretim üyelerinin haklarını korumak üzere kurulan loncalara verilen universitas kelimesi, yine Latince’de tüm, genel anlamına gelen universus kelimesinden türetilmiştir.
Sinanoğlu, universal kelimesinden yola çıkarak evren sözcüğünü kullanıyor. Fransızca’daki universel kelimesi evrensel anlamına gelse de bu kelimenin kökeni de aynı şekilde universus kelimesinden gelmektedir. Sonuç olarak üniversite kelimesini universel+city şeklinde yorumlayıp evrenkent olarak çevirmek hatalı bir aktarım olur.
Oxford Üniversitesi, Karatay Medresesi’nden kopya mı çekti?
Oktay Sinanoğlu konuşmasının bir kısmında Oxford Üniversitesi’nin Karatay Medresesi’ndeki doktora sistemini kastederek kopya çekmesinden bahsediyor. Oxford Üniversitesi İngilizce konuşulan en eski üniversite olarak kabul edilmektedir. Okulun açık bir şekilde kuruluş tarihi olmasa da 1096’da öğretim görüldüğüne dair belgeler bulunuyor. Karatay Medresesi ise 1251 yılında Sultan II. İzzeddin Keykâvus zamanında Celaleddin Karatay tarafındna yapılmıştır. Bu iki eğitim kurumunun kuruluş tarihi arasındaki farka bakıldığında Sinanoğlu’nun iddiasının gerçeği yansıtmadığı anlaşılıyor.