
Amasra’da patlamanın meydana geldiği maden sahası Hattat Holding’e mi ait?
18 Eki 2022
15:22
Sonuç
- Patlamanın meydana geldiği maden sahasının Hattat Holding’e ait olduğu iddiası gerçeği yansıtmıyor.
- Amasra’da bir ucu Karadeniz’e diğeri Bartın Merkez’e dayanan maden sahasının tümü Amasra-A ve Amasra-B şeklinde iki bölüm olarak işletiliyor.
- Hattat Holding 14 Şubat 2005’te yapılan ihale sonucunda rödevans sözleşmesiyle Amasra-B maden sahasının işletme hakkını 20 yıllığına devralmış.
- Amasra-A ise, hala Türkiye Taşkömürü Kurumu tarafından işletiliyor.
- Amasra-A’nın Karadeniz kenarında 13,5 kilometrekarelik alanı bulunuyor ve TTK burayı -400 kotuna dek işletme hakkına sahip.
- 14 Ekim 2022’de meydana gelen patlama Amasra-A’nın 13,5 kilometrekarelik alanı içerisinde ve -300 kotunda gerçekleşmiş.
İddia Yayılımı
14 Ekim 2022 tarihinde Bartın’ın Amasra ilçesinde bir maden ocağında meydana gelen patlamada 41 işçi hayatını kaybetti. Kazayla ilgili sosyal medyada pek çok paylaşım yapıldı. Paylaşımlardan bazıları A Haber tarafından aynı akşam olay yerinden yapılan canlı yayında Çinli mühendis Sing Senhua’nın taşeron firmayı övmesine odaklandı. Sing Senhua’nın kazayla ilgili yaptığı açıklama sırasında Hattat Grubu’yla çalışmaktan çok memnun olduğunu, çalışmaya başlayalı uzun yıllar geçtiğini ve tamamen bir aile gibi olduklarını söylüyor. Canlı yayında yapılan bu açıklamalar sosyal medya kullanıcılarının tepkisine yol açarken patlamanın meydana geldiği maden ocağının Hattat Grubu’na ait olduğu çıkarımına sebep oldu.
Kanıt
Rödevans anlaşmasıyla HEMA’ya verilen maden sahaları
İddiaya konu olan Hattat Enerji ve Maden Ticaret A.Ş. (HEMA)’nin internet sitesine girdiğimizde Amasra Taş Kömürü Projesi başlıklı bir bölüm olduğunu görüyoruz. Proje hakkında genel bilgilerin yer aldığı bu kısımda, Zonguldak Taşkömürü Havzası’nda yer alan sahanın 1 milyar ton jeolojik kaynağa sahip olduğu ve madencilik haklarının Türkiye Taşkömürü Kurumu’ndan (TTK) 2005’te rödevans anlaşmasıyla alındığı yazıyor.
Rödevans anlaşmalarında hak sahibi, maden sahasını işletme hakkını sözleşmeyle gerçek veya tüzel bir kişiye, bir süreliğine tahsis eder. Ancak işletme hakkının özü kendisinde kalır.
Diğer yandan Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun internet sitesinde ise ‘Müesseselerimiz’ kısmında Armutçuk, Amasra, Üzülmez, Karadon ve Kozlu sahalarının isimleri yer alıyor. Rödevans anlaşmalarında maden sahasının işletme hakkının özü hak sahibinde kaldığı için Amasra müessesesinin TTK’na bağlı görünüyor olması başka bir kurum veya kişi tarafından işletilmediği anlamına gelmiyor. Ancak TTK’nın geçmiş ihalelerine baktığımızda 2005 yılında Amasra-B’nin bizzat ismi geçen bir ihale görünmüyor. Yalnızca 3 adet Rödevans sahası isimli ihale görünüyor. Bunlardan 14 Şubat 2005 tarihli olan ise Amasra B sahasının rödevans usulüsyle işletilmesiyle ilgili.
Yine TTK’nın ‘Tarihçe’ kısmından HEMA’yı arattığımızda karşımıza 2005 tarihli madde çıkıyor. Bu maddeye göre, Alacaağzı-Kandilli ve Amasra-B’nin ihale sonucunda HEMA Endüstri A.Ş. firmasına 20 yıllığına verildiği belirtiliyor. Bu kısımda HEMA adının geçtiği ikinci bir madde daha yer alıyor. 2015 tarihli bu maddeye göre HEMA Endüstri A.Ş., 24 Ocak 2005’te yapılan ihalenin sonucunda imzalanan sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği için Alacaağzı-Kandilli sözleşmesi TTK kararıyla 4 Aralık 2015’te fesh ediliyor. Dolayısıyla Amasra-B sahası maden işletmesinin hala Hattat Enerji ve Maden Ticaret A.Ş.’ne ait olduğunu söylemek mümkün.
Patlama Amasra-B’de mi gerçekleşti?
Amasra’da yer alan maden sahalarına ulaşmak için internet taraması yaptığımızda ‘Amasra-B Taşkömürü Projesi -510 Ana Kat Galerilerinin Jeoteknik İncelenmesi’ isimli yüksek lisans tezine ulaşıyoruz. Makalede Amasra kömür sahasının ‘Amasra A’ ve ‘Amasra B’ olarak iki bölgeye ayrıldığından bahsediliyor. Amasra A sahası, Türkiye Taşkömürü Kurumu’na bağlı Amasra İşletme Müessesesi olarak çalışıyor. Ancak TTK’nun buradaki faaliyet alanı, HEMA ve TTK arasındaki anlaşma gereği, -400’e metre kotuna kadar. Bu derinliğin sonrasında bulunan alan ise HEMA tarafından işletiliyor.

Diğer yandan, Amasra Taşkömürü İşletmesi ile ilgili yazılan başka bir makalede sahanın tüm detayları verilmiş. Bu makaleye göre, Amasra’daki bütün maden sahası batıda Tarlaağzı, doğuda Abbasköy, Saraydüzü, Karainler; kuzeyde Karadeniz ve güneyde Bartın Merkez olarak sınırlandırılmış. Sahanın Karadeniz kenarındaki 13,5 kilometrekarelik kısmı Amasra-A iken geri kalan kısmı Amasra-B olarak ayrılmış.

Yukarıda işaretlenen yerler arasında kalan bölge Amasra’daki maden sahasının tamamına denk geliyor. Aşağıda ise 14 Ekim 2022’de patlamanın meydana geldiği, sahanın Karadeniz’e bakan ucunda kalan ve Türkiye Taşkömürü Kurumu’na bağlı çalışan Amasra Taşkömürü İşletme Müessesesi’ni görüyoruz.

Sonuç olarak, Amasra’da yer alan maden sahasının A ve B şeklinde ayrımı göz önünde bulundurulduğunda bu iki bölgenin hem yüzeysel olarak hem de derinlik olarak birbirlerinden ayrıldığı ortaya çıkıyor. Bartın Valiliği tarafından olay günü yapılan açıklamada patlamanın -300 metrede olduğu yazılmıştı. TTK tarafından işletilen Amasra-A’nın sınırı ise, -400 kotuna kadar çizilmiş. Yani, patlamanın olduğu bölge ne yüzeysel ne de derinlik açısından Hattat Holding’in sınırları içerisinde kalmıyor.